Ali Bademci
Bu sütûnlarda siyaset yazısı yazmıyoruz, kültürel yazılarla yetiniyoruz; okuyucumuz ve dostlarımız da öyle istiyor! Demek ki böylesi daha doğru imiş!
İlginçtir ki siyaset yapmayanlar bu ülkede aç kalıyor; ne yapalım o zaman siyaseti zengin olma olgusundan kurtarmak gerekmiyor mu? Vallahi doğrusu bu da böyle bir işi bu ülkede kimse başaramaz!
Hani zekât verir de yerini buldu mu bulmadı mı diye tereddüd edersiniz ya, rey verirken de öyle!
Doğrusu herkes istediği tercihte bulunuyor ama inanın ki bunu içine sine sine ve isteyerek yapmıyor! Çünkü her tarafınız üç kağıtçı ile sarılmıştır; zaten işbirlikçi beş kişi papaza basmadan zavallı vatandaş da faka basıp kandırılamıyor!
Günümüzde buna “oyuna gelme-getirilme” veya “algı” deniliyor ama, aldatmacılığın boyutları daha yüksek! Acaba bu konu üzerinde durmak gerekmiyor mu?
Doğrusu milliyetçilere siyaset yaptırmıyorlar; siz siyasette o milliyetçi geçinenlere bakmayın milliyetçiliğin tarifini bile yapamazlar!
Ahmet’i çocukluktan tanıyorsunuz, eksiklikleri var, eğitimi zayıf ama sırf “namuslu” diye seçiyorsunuz da dünyanın en fırıldak adamı çıkıyor! Evvela etrafındaki namuslu ve fedakâr insanları temizliyor, sonra da nerede aşağılık bir hırsızlar varsa etrafında topluyor! İşte bu işi tersine döndürmeye kimsenin gücü yetmiyor; üstelik lafını ederseniz siz kötü duruma düşüyorsunuz!
Elbette yaşadığımız cemiyette namuslular namussuzlardan daha fazladır; lâkin oluşumlara azın karnını doyurmak çoğunluktan kolay geliyor! İlim, refahı bütün topluma yayarsanız herksin zengin olacağını söylüyor, ama böyle bir dünya cenneti yok!
Her sistemde zengini yok etmek kolay olduğu halde hiçbir şeyi olmayan fukarayı ortadan kaldıramıyorsunuz! İşte insanlığın çilesi de bu değil mi? Zengini daha zengin yaparak sistemin dışına çıkarabilirsiniz, fakat fakirin çığlıklarını nasıl susturacaksınız!
Siyasetçi fukaradan rey, zenginden para ister neden? Çünkü başka türlü siyaset yapamaz! Sahi hangi sebeble fukaranın her şeyi ucuzdur da zengininki pahalıdır! Siz hiçbir fukaranın feci ölümünün günlerce konuşulmasına şahit oldunuz mu? Olmazsınız çünkü ülkenin fakiri demokraside sadece oy verir, hepsi o kadar!
Kemer sıkmanın da olağanüstü durumların da çilekeşi daima imkanı olmayan insanlardır!
Vatan korumak da yarı aç yarı tok yatan bu insanların görevidir! Gururla omuzlarda taşıdığımız şehidlerimize bakın!
İşte siyasetin kara yüzü! Anlaşılan hiç de fukaranın yapacağı iş değil! Son yıllarda eğitimde devri daim sanki değişti; zengin yerine fukara çocuğu okumaya daha yatkın! Hayır kurumları 150-250 lira da olsa burs veriyor, elbette devletin de çeşitli adlar altında destekleri var!
Lakin sonu gelmiyor; bir rüzgar esiyor ve zavallıyı sürükleyip istenmeyen yerlere götürüyor! Ya FETÖ ya da ÇETO, var mı farkı? Bir dost dokuz aydan beri mahkemeye çıkarılmamış FETÖ zanlısı oğlu için sadece avukata 20 bin lira vermiş! Zanlının çocukları ve memleketten uzak görev yerinde hatırladığınız dünya kadar masrafı da var! Toplayın da baba veya ananın hâlâ nasıl çıldırmadığını düşünün! Birçok bakımdan kandırılarak dağa çıkarılan çimento hamallarının çocuklarını da düşünün! Bunlar bizim insanlarımız, başka yerden gelmiş değildir!
Bu ülkeyi ve milleti kurtarmak isteyen zihniyet insana ve siyasete inmek zorundadır! Ülkemizde her şeyin okulu var da siyaset eğitimi yetersizdir!
Siyasi partiler ARGE adı altında insanları kolay kandırmanın eğitimini yaptırıyorlar! O sebeble siyasette kalite maalesef çok düşüktür!
Namuslu sandığımız hırsızlar önde, donanımlı sandığımız bilgisizler parmak kaldıran robotlardan farksızdır! Seçilmek için ilgili partiye dünya kadar para veren de var! Bu nasıl demokrasi, önce sistemi ıslâh etmek gerekmiyor mu?
Şu kadar eğitimli insanın bulunduğu ülkede dışarıdan ortaokul diploması alanların siyesette ne işi var? Mahalli idarelerde şehirci olmayanlara, vekil seçimlerinde de idare eğitimi görmeyen, sosyoloji ve ekonomi ufku olmayanlara katiyen yer verilmemelidir!
TV programlarında en zayıf insanlar siyasetçiler değil mi?
Bir parti genel başkanı vekilleri için “Bunların hepsini ben vekil yaptım” diyebiliyorsa o ülkede siyasetçi kalitesi olur mu?
Yanlış söylüyorlar siyaset bir meslek değil bir kazanımlar ve donanımlar olgusudur!
Yetişmiş insanların önünü kesmek yerine kadro olarak değerlendirme sağlam görüşlülüğü kavramalıyız! İşte o zaman gelişmiş, kalkınmış ülke oluruz! Akıllı ve ilmi siyaseti tecrübe ile kazanılan “meslek” ile karıştırmamalıyız; siyasetin sermayesi insandır; kaliteye yönelmek elbette değerini artırır!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder